Türk-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, TÜRK-İŞ Genel Merkezi’nde İktisat Muhabirleri Derneği üyeleriyle bir ortaya geldi.
Atalay, minimum ücretlinin artırımlı maaşı almasının şubat ayının 15’ini bulmasına karşın Türkiye kamuoyunun 150 gündür taban fiyatı konuştuğunu söyledi. Kamuoyunda yaklaşık 5 aydır minimum fiyatın konuşulduğuna dikkat çeken Atalay, milletlerarası örgütlerden kredi derecelendirme kuruluşlarına, ekonomistlerden siyasi partilere kadar farklı kesitlerin taban fiyata dair görüşlerini paylaştığını söyledi.
“1 YILDIR ARTIRIM YOK, LAKİN FİYATLAR ARTMAYA DEVAM EDİYOR”
Bazı çevrelerin taban fiyatın 2025 yılı iddiası enflasyonu kadar artırılması istikametindeki görüşleri olduğunu kaydeden Atalay, “Bu ülkede bir arada yaşıyoruz. Bir yükü, bir kesitin üzerine yıkmak yanlışsız değil. Hükümetin iktisat siyaseti var; fakat tıpkı vakitte toplumsal siyasetinin da olması gerekiyor. Adil gelir dağılımı şu anda yok. MÜSİAD (Müstakil Endüstrici ve İşadamları Derneği), ‘Asgari fiyat artışı yüzde 25’i geçmesin’ diyor. Fahiş fiyat artışları, kiralar ortada. Minimum fiyat, enflasyona sebep değil. Bunu nereden anlıyoruz. 1 yıldır taban fiyata artırım gelmiyor; lakin fiyatlar artmaya devam ediyor. IMF (Uluslararası Para Fonu) başta olmak üzere milletlerarası kuruluşlar, minimum fiyatın ne kadar artırılmasını gerektiğini açıklıyorlar; ancak onlar masada yoklar” diye konuştu.
“HEDEF ENFLASYON MU GERÇEKLEŞEN ENFLASYON MU? İKİSİNE DE KATILMIYORUM”
Asgari fiyatın; kıdem tazminatı, işsizlik ödeneği, Genel Sıhhat Sigortası primi de dahil 20’den fazla kalemi ilgilendirdiğini söyleyen Atalay, bu istikametiyle toplumun tamamına yakınını etkileyen taban fiyatın Türkiye’deki en büyük toplu iş mukavelesi niteliğinde olduğunu tabir etti. Atalay, taban fiyatın geçim fiyatına dönüştüğünü belirterek, “Asgari fiyatla bundan 5 yıl evvel en düşük fiyat belirlenirken, artık geçim fiyatı. 17 bin lira olan bu fiyatla 1 hafta geçinebilir misiniz? Patronlar, 17 bin lirayı gözünün önüne getirsin. 12 bin lira emekli maaşı, 17 bin lira taban fiyat. Bu ülke iktisat siyasetini yaparken, toplumsal siyasetini da yapmalı” dedi. Atalay, yeni yılda minimum fiyatın ne oranda artırılması gerektiği istikametindeki soruya, “‘Hedef enflasyon mu gerçekleşen enflasyon’ mu deniliyor. İkisine de katmıyorum. İkisi de gerçek ve uygun değil. Sorunları birlikte paylaşmak durumundayız. Sorunları dar gelirlilerin üzerine yıkmanın manası yok” cevabını verdi.
“RAKAM SÖYERSEK KOZ VERMİŞ OLURUZ”
Asgari fiyatla ilgili beklentileri sorulan Atalay, “Rakam söylersek koz vermiş oluruz. Bunu geçmişte yaptık. Artık bir de hükümet, patron bir arada oluyorlar. Diyorlar ki ‘TÜRK-İŞ sayı açıkladı. Bunun altına inmez.’ İstedikleri üzere hareket ediyorlar. Onların elini güçlendiriyor. Bunu bu masada olan arkadaşlarımız biliyor. Onun için sayısı açıklamak uygun değil. Vakti geldi mi açıklarız. Lakin artık sayısı söylemenin bir manası yok. 5 aydır sayı konuşuyoruz. Kime ne yararı var? 5 aydır kiraya artırımlar gelmeye devam ediyor. Hatta sayısı açıklamadık diye birtakım televizyonlar, bizi tenkit ediyor. Artık burada çok hoş bir sayı söylerim. Ondan sonra ne olacak? Ben belirlersem kurula gerek yok o vakit. O vakit patronun, hükümetin elini güçlendiririz” açıklamasında bulundu
