Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Özgür Özel, Vilayet Liderleri Toplantısı nedeniyle geldiği Kilis’te halk buluşması yaptı.

Sözlerine Kilis’in düşman işgalinden kurtuluşunu kutlayarak başlayan Özel, “81 vilayetten birinci sonuç, birinci siftah Kilis’ten geldi. Allah rahmetini verdi, 412 belediye kazandık. Kilis’in nüfusu sığınmacılarla birlikte çöp ölçüsünden, tüketilen su ölçüsünden hesaplandığında 300 bine yakın. Ancak Kilis’e gelen Vilayetler Bankası hissesi 109 bin şahsa nazaran geliyor. Kilis’te devlet 100 bin kişilik para yolluyor, size de diyor ki 200 bin Suriyeli’ye siz bakacaksınız. Hiç değilse paramızı 290 – 300 bin bireye nazaran yollayın diyoruz lakin duymuyorlar” dedi.

KİLİS’TE İKTİDAR MESAJI

Özel şöyle devam etti:

“Bugüne kadar mazeret üretmedi. Bizi, Ekrem Başkan’ı, Mansur Başkan’ı arıyor, bir yolunu buluyor. Daha ikinci ayda kent lokantası açtılar. Türkiye’nin 22. kent lokantasıydı, şu anda 71 tane var. Çok değerli bir işti. Ana sınıfı çocuklarına süt dağıtıyorlar. UNICEF’ten bin 200 tane çanta almış. İçini kırtasiye eserleriyle doldurup, fakir çocuklara dağıtıyorlar. 105 kilometre kanalizasyon, 37 kilometre içme suyu yenilemişler. Eski boruları gördüm, elimi süremedim. Sürsem, tetanoz olursun. O borularla Kilis’e su içirtiyorlardı. Kevgir üzere olmuş atık sularla bu sefer birtakım kuyulara berbat su karışıyordu, onlara pürüz oldular. 300 bin metrekare asfalt serimi yapıldı.

Eksiğimiz çok, muahedeler yapıldı. Birkaç hafta içerisinde iklim de elverdikçe büyük bir asfalt kampanyası olacak ve yaza hakikat giderken, asfalt işlerinin tamamının bitirilmesi hedefleniyor. Mustafa Kemal Atatürk Kavşağı’nı gördüm. Atatürk, atı şaha kaldırmış o denli duruyor. At şaha kalktığında taarruz başlıyor demektir. At Kilis’te şahlandı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi, iktidara gerçek koşuyor.”

“MAKSAT BELEDİYELERİMİZİN ELİNDEN FAİZİYLE PARAYI KAYNAĞINDAN KESMEK”

Özel, şunları kaydetti:

“Bugün burada 21 vilayet belediye liderimizin toplantısını yaptık. Kilis’e dikkat çekmek için. Evvelden Kilis’e verilmiş bir kelamı sordular. Yaparız dedim. Kilis’e güzel bir ilköğretim okulu yapmaya karar vermiştik. Bu ortada bu kadar hizmet yapılıp, Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi, Kilis’te şahlanıp, süratle koşmaya başlayınca ‘Bunlara bu hizmetleri yaptırmayalım’ dediler.

Özel yönetimden gelen parayı kesmeye kalktılar. Bütün Türkiye’de yapıyorlar. AK Parti ve MHP, SGK yatırma, vergi yatırma, faizleri katlansın. Niçin yapıyorsun? Gelecek ay Meclis’te yapılandırma olacak. Göreceğiz, faizleri silinecek. Niyet Kilis’e kötülük yapıyor. Gaye belediyelerimizin elinden faiziyle parayı kaynağından kesmek. Sonra yapılandırma yapacak şirketlerde faizi almayacak. 36 ay taksit yapacak. O parayla da Kilis’e, Türkiye’ye hizmet edeceğiz.”

“EMEKLİLER, ‘BİZ KİLİS’TEN GİDEN HİÇ SURİYELİ GÖRMÜYORUZ’ DİYOR”

“Kilis’e projesini daima birlikte çizeceğimiz, göreceğimiz çok hoşunuza gidecek, içinde düğün salonunun da olduğu, altında belediyeye ilişkin ticarethanelerin olup, kiraya verilip, gelir getirebildiği, üst katının Kilis’in muhtaçlığını karşılayacak Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kongre Merkezi’ni yapıyoruz. Umut ediyorum, seneye Kilis’in kurtuluş merasimleri başlatmak ve baloyu yapmak için Kilisliler, Gaziantep’e gitmeyecekler.

O vakte yetiştireceğimiz kongre merkezinde kurtuluş günü kutlamalarını yapacaklar. Hakan Liderin sağ kolunda Ekrem Lider, sol kolunda Mansur Lider. Ben de artlarında duracağım. Elimizden geldiğince yardımları yapıyoruz. Bundan sonra da yapacağız ve Kilis’in yanında duracağız.”

“BU İKTİDAR HER KISMA ÇOK ZİYAN VERDİ”

“Biraz evvel emeklilerin yanındaydım. Fitnat Teyze’nin altın hesabı hiç şaşmaz. 2002’de iktidar geldiğinde bir emekli sekiz çeyrek altın alıyordu. En düşük emekli maaşıyla. Bugün 2,5 çeyrek altın alıyor. 5,5 çeyrek altın her emeklinin kaybı var. İnanılmaz bir sayı. Bu iktidar her kesite çok ziyan verdi. En çok da emeklilere ziyan verdi. Minimum ücretliler, 17 bin 2 lira alıyor. Bir sefer her emeklinin bir taban fiyat alması lazım. Lakin minimum fiyatın 30 bin lira olması lazım. Taban ücretliler bu iktidar geldiğinde bir taban fiyat yedi çeyrek altın alıyordu. Bugünkü hesapla 35-36 bin lira. Ancak bugün minimum fiyat yalnızca üç çeyrek altın alıyor.

Her taban ücretlinin dört çeyrek altını kayıp. Bir düşünün bir emekli ya da bir taban fiyatlı Kilis’te kuyumcuya gitse, bir tane altın alsa, cebine katsa, konuta hakikat gelse. Meskende baksa ki düşmüş. Mecnun çıkmaz mı? ‘Ne oldu benim altınım?’ Kalkar masraf, fellik fellik o altını arar. Artık bir emeklinin değil, her emeklinin, bir ay değil her ay, bir çeyrek değil 5,5 çeyrek altın kaybı var. Bir taban fiyatlı değil tüm minimum ücretliler. Bir ay değil her ay bir çeyrek değil dört çeyrek altın kayıpları var. O vakit bunlar ne yapılacak? Gidip aranacak. Pekala nerede kaybetmişiz? 3 Kasım 2002’de kurulan sandıkla kaybetmişiz. Bir şey kaybedildiği yerde bulunur. Küçücük bir kız küpesini kaybetse düşürdüğü yere masraf, bakar. Daima birlikte kurulacak birinci seçim sandığına gideceğiz. Neyi kaybettiysek orada bulacağız.”

“DEVLET BEY’İN BİR HESABI VAR; VALLAHİ AVUÇLARINI YALARLAR”

“Bilecik’te de İstanbul’da da Kilis’te de herkes diyor ki, ‘Ne hoş yaptın. Yırttın attın’ diyor. Neyi attık biliyor musunuz? Cumhur İttifakı’nın yapay gündemini attık. Devlet Bey’in bana ettiği onlarca hakaret, partimize ettiği hakaret, Atatürk’ün partisine hakaret. Neler neler söylüyor. Kendisi gitmiş, ‘Abdullah Öcalan’ı Meclis’e getirelim’ diyor. Sonra CHP’ye ‘Bölücülerle işbirliği yapıyor’ diyor. Biz çok netiz. Bu ülkede savaş bitecekse, çatışmalar bitecekse, şehitler gelmeyecekse, annelerin gözünün yaşı dinecekse Meclis’te oturulur, konuşulur. Bütün partiler bir ortada oturur. Lakin bir koşulumuz olur. Birinci gün ve son gün şehit aileleri ve gaziler gelecek, gözlerinin içine bakacağız, rızalıklarını alacağız. O denli oturduğun yerden senin söylediğin, senin dediğin üzere olsun dediğinde toplumsal mutabakat olmaz. Fakat kendi yaptığına bakmaz, bize dünya kadar hakaret etmiş.

Bir hesabı var; ‘ben o hakaretlere karşı yanıt vereceğim.’ Onu söyleyeceğim, bunu söyleyeceğim. Bu ortada vakit dolacak. Neyi söyleyemeyeceğim? Çeyrek altın hesabını söyleyemeyeceğim. Emekliyi konuşamayacağım. Yayın bitecek, minimum ücretliye bir şey diyemeyeceğim. Fıstık üreticisinin Antep’te çektiklerine miting yapmışım. Onları lisana getiremeyeceğim. Buradaki zeytin üreticisinin sorunun, üzüm üreticisinin problemini söylemeyeceğim. Sığınmacı meselesini, esnafın yaşadıklarını söylemeyeceğim. Zenginlere yüzde 8 ile KGF ile kredi verdiler. Adam yat aldı, kotra aldı, uçak aldı, yüzde 8 ile ödüyor. Esnafa esnaf kefaletten yüzde 9 ile kredi verdiler. Öderken, ‘Faizler yükseldi, 25 oldu’ diyorlar. Bunları söylemeyeceğim. Onlara yanıt vereceğim. Vallahi avuçlarını yalarlar. Bu problemleri konuşacağız.”

“KİLİS’E O GÜNÜN İKTİDAR PARTİSİNİN GENEL BAŞKANI OLARAK GELECEĞİM”

“Burada 21 tane birbirinden değerli belediye liderim var. Hepsiyle gurur duyuyorum. Arı üzere çalışıyorlar. İsraf etmiyorlar. Tasarruf ediyorlar. Vallahi ne çalıyorlar ne çaldırıyorlar. Pek düzgün yönetiyorlar. Hizmet etmek için hırsızlara, hizmet etmek için çalıyor lakin çalışıyor dediklerine muhtaç olmadığımızı, çalışmak için yalnızca dürüstlüğün, uğraşın kâfi olduğunu gösteriyorlar. Bundan sonra onların yaptığı bu hoş işler milletimizi gönlünde büyük tevecüh bulmuş. Bütün anketlerde üst gidiyoruz. Bütün Türkiye’deki bütün belediye liderlerimiz çok uygun işlere imza atıyorlar.

İstedikleri kadar belediye başkanlarımla uğraşsınlar. Ellerini, kollarını bağlamaya çalışsınlar. Milletimize şikayet ederiz. Ancak mazeret üretmeyiz. Bir yolunu buluruz. Biz hizmet ederiz. Zira her sıkıntının var bir dermanı, onun da ismi CHP. Kilis’e milletvekili olarak geldim, Küme Başkanvekili olarak geldim, Genel Lider olarak geldim. Kilis Belediyesi’ni kazanmış bir Genel Lider olarak geldim. Daha çok geliriz lakin çok vakit geçmeden Kilis’e bir daha geleceğim ve o günün iktidar partisinin genel başkanı olarak geleceğim.”